24 Mayıs 2009

Hatıra

sakla bunu;
istifa mektubumdur;
ne lan bu! bu muydu lan büyümek? o kadar anlattınız yıllar yılı, sanki baya bir şeymiş gibi. biz de küçükken dedik, 'ah bir büyüsek' diye. bu yüzden çocukluğumuzu yaşatmadınız bize adam akıllı. çocukluk büyümek için bir adımdı bizim görüşümüze göre. bu yüzdendir istifam. sizin yüzünüzden! genç olmaktan istifa ediyorum, hala çocuk olmak, reşit olmamak, sorumluluk almamak...
reşit olmanın barlara rahatça girmek dışında bir şey anlatmadığını öğretmediniz bize. hep güzel bahsettiniz. ehliyet dediniz bi'şeyler dediniz. istediğimiz kadar özgür olabilecektik halbuki. hani? nerde lan özgürlük? biz büyümeden önce amerikan filmlerindeki çocuklar gibiydiniz de biz mi bozduk? biz mi indirdik sizi o ağaç evlerinizden? çok soru sordum ama sanırım bu hayal kırıklığımız biraz da sizin suçunuz! bize bıraktığınız bu mirasın sonucu!
neyse hemen kırın direksiyonu, siz de suçu bir öncekilere atın. diyin ki, bize de böyle anlattılar. e o zaman siz niye anlattınız bize böyle? kaçarınız yok oğlum!
Neyse size kızıyorum çünkü bu tip şeyler için patrona kızmak olmaz. Aslında patrona da bir iki çift laf edilebilir ama, yemiyor işte. O yüzden kaçar gibi basıyorum istifayı. daha iyi bir teklif aldım. maaşı daha dolgun değil, çalışma saatleri hemen hemen aynı ama istediğimi yapabilme lüksünü hatta özgürlüğünü veriyor bana. siz bunu veremediniz. bastım istifayı canlar, kına yakın...

0 Yorum yapın!:

Yorum Gönder | Feed



 
^

Powered by BloggerFlamboyant Striker by UsuárioCompulsivo
original Washed Denim by Darren Delaye
Creative Commons License