24 Şubat 2008

Fenerbahçe - Bursaspor


Aslında puan kaybı bekliyordum bu maçta. Sevilla galibiyetiyle moral bulan, fakat basınımızın her şeyi olduğu gibi onu da abarttığı bir Fenerbahçe, Şükrü Saracoğlu stadında en son yenildiği takım olan Bursaspor ile karşılaştı.

Yedek kadro ile çıkmak mantıklıydı. Çarşamba günü oynanacak Galatasaray maçı öncesi as oyuncuları dinlendirmek, yedekleri formda tutmak için yerinde bir hamleydi. Fakat yedekler hangi takımda oynadıklarını unutmuş olmalı. Bu malubiyette hatası olan en son kişi Arthur Zico'dur.

Türk futbolcuların büyük kısmında yedek kaldıktan sonra kendini salma baş gösteriyor. Bu yüzden yedek kulübesine daha bir zincirliyorlar kendilerini. Sahaya çıktıklarında ise sudan çıkmış balık gibi oluyorlar. Sanki takım arkadaşlarıyla ilk defa oynuyormuş gibi pas ve kademe hataları, gereksiz top şişirmeler... Eğer Fenerbahçe gibi 3 kupayı da can-ı gönülden almak isteyen bir takımda oynuyorsanız, kendinizi her daim hazır tutmalı ve sıranızı beklemelisiniz. Çünkü elbet sıra size gelecek.

Bursaspor taraftarında Samet Aybaba hakkında güvensizlik söz konusu gördüğüm kadarıyla. Bursaspor gerçekten büyük bir camia. Süper ligde her zaman bulunması gereken tatlardan biri. Umarım en kısa zamanda toparlanırlar ve eski günlerine dönerler. Fenerbahçe galibiyeti onlar için ekstra bir moral olacaktır ama rehavete kapılmadan hedeflerinde ilerlerler umarım. Çünkü Fenerbahçe'yi yenip ertesi hafta Gençlerbirliğine veya alt sıralarındaki herhangi bir takıma yenilirsen galibiyetin hiç bir anlamı yok.

0 Yorum yapın!:

Yorum Gönder | Feed



 
^

Powered by BloggerFlamboyant Striker by UsuárioCompulsivo
original Washed Denim by Darren Delaye
Creative Commons License